28 Kasım 2013 Perşembe

Nabi Bey, sizce Türkiye kaçıncı dünya ülkesi?


Şayet kendisi dershane tartışmasının bu kadar şiddetli yaşandığı bir dönemde Milli Eğitim Bakanı olmasaydı muhtemelen Nabi Avcı Bey arkasında bıraktığı akademik makaleler ve birkaç hoş anı ile hatırlanacaktı. 




Lakin, öyle olmadı. Bilerek ya da bilmeyerek dershane tartışmasının merkezindeki birkaç insandan biri oluverdi Nabi Bey. Tüm bu gürültü patırtı arasında sanırım kimsenin aklına gelmedi ama Nabi Bey'in Enformatik Cehalet isimli fevkalade güzel bir kitabı bulunuyor. Yeni baskısı bulunmadığı için bir sahafta bulduğum 1990 baskılı kitabı altını çizerek ders çalışır gibi okumuştum zamanında. Bu hafta içerisinde dershaneler ile ilgili Milli Eğitim Bakanlığının basın toplantısına dershanelerin kapatılmasını şiddetle karşı çıkan medya organlarına mensup habercilerin diğer meslektaşlarıyla aynı şartlarda toplantı hakkında bilgilendirilmemiş olması, Nabi Bey'in kitabındaki Basın Özgürlüğü, Basın Sorumluluğu başlığını taşıyan bölümü hatırlattı. Okuduk bir daha ders aldık. Paylaşalım istedik: 



Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde basının özgürlüğü ve sorumluluğu arasındaki sınır konusunda güçlü görüş ayrılıkları vardır. Sömürgelikten yeni kurtulmuş, hassas politik yapılara sahip bir çok genç ülke çoğunlukla serbest seçimler sonucu kurulmuş ya da kendi kültürel sistemlerince uygun görülmüş yönetimlere sahip değildir. Bu yönetimler ekonomik, toplumsal ve siyasi kurumları oluşturmanın yollarını ararlarken kendilerini ülke basınına serbesti tanıyacak kadar güçlü hissetmiyorlar. Kurumların kuvvetli olduğu ve ekonominin bağımsız bir basını destekleyebildiği yerlerde, hükümetler ve basın arasındaki ilişkileri yönlendirici kuvvetler çok farklıdır. Batılı sistemler, Amerikada'ki Watergate tecrübesinin gösterdiği gibi eleştirilere karşı koyacak kadar olgun ve güçlüler; Üçüncü Dünya ülkelerinin ise  bu kadar güçlü oldukları söylenemez.

Yazının bundan sonraki kısmıında küresel ölçekli kuzey-güney eşitsizliğine değindikten sonra şöyle bir tespit de bulunuyor Nabi Bey:

Gelişmekte olan ülkeler Birleşik Devletlerin ve batılı ülkelerin şiddetle savundukları serbest haber akımı yerine, serbest fakat dengeli bir haber akışında ısrar ediyorlar.[1]

Nabi Bey'in isabetli bir şekilde ifade ettiği gibi kendine güveni tam olan ülke yönetimleri herhangi bir kapris içerisine girmeden ülkelerinde bağımsız basının gelişmesinin önünü açar. Haber kaynaklarının çeşitlenmesi için herhangi bir engel koymazlar. Eğer Türkiye hala sömürgecilikten yeni kurtulmuş özgüveni yerlerde sürünen bir ülke olarak davranmaya devam ederse, MEB bürokratları da bakanlarının tabiriyle 'serbest fakat dengeli haber akışında ısrarda ' ısrar etsinler.

   




[1] Nabi Avcı "Kitle Kültürü Enformatik Cehalet" Rehber Yayınları, İstanbul 1190, s.167-168

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder